Bölüm 718: İnancına Bağlılık
"İlk sayıyı attım!"
Andrea, kar taneleri sallamak için uzun saçlarını zarifçe kaldırdı, Ashes'e döndü ve “Şimdi onu taşıma sırası sizde” dedi.
"Bekle ... Neden ben?" Küller Andrea'ya baktı.
"Çünkü sen güçlüsün," dedi düz bir şekilde, "bu bir takım yarışması ve doğal olarak birlikte çalışmamız gerekecek. Sleeping Island'ın onurunu temsil ettiğimizi unutma. Canavarları hareket ettirmek için çok yavaş, seni Prenses Tilly'ye bildireceğim. "
“Ezici zafer! Nightingale, gördün mü?” Andrea, Ashes'e gururla baktı ve büyük bir memnuniyet hissetti. Küller memnuniyetsiz görünüyordu, ancak bilinçsiz şeytani domuzu eğip taşımaktan başka çareleri yoktu.
Ne de olsa, Andrea böyle ağır bir şeyi hareket ettiremezdi.
"Olağanüstü kal ve hareket etme. Hemen döneceğim," dedi Andrea'ya olağanüstü bir şey, sağlam şeytani yaban domuzu askısını omzuna yerleştirirken.
"Biliyorum. Çabuk ol."
Ashes gittikten sonra, Andrea ormana baktı ve "Yaprak, bir sonraki şeytani canavarı nerede söyler misin?"
“Yaklaşık 450 metre uzaklıkta sağınızda. Bir snowwolf.” Dallar sallandı. “Ama Ashes'i bekleyecek misin?”
“Tabii ki değil. Bu çok yavaş olurdu.” Andrea bir an düşündü ve “Hmm… bu yaklaşık 900 adım ötede. Başlayacağım. Lütfen Ashes'in yeni konumumu bilmesini ister misiniz?”
"Anlıyorum" yanıtını vermeden önce bir an sessiz kaldı.
"Endişelenme. Sadece aptal bir kurt. Bana hatırlatmak için yanındaydın, bana dokunamaz."
Geçen sefer tanıştığı dev şeytani melez bile, yeni yeteneklerinin önünde savunmasızdı - orijinal büyü okları inanılmaz güçlüydü, ancak sadece 10 adımlık bir aralık vardı. Yeterli güce sahip olduğu sürece, 100 metreden daha uzun bir mesafeye ateş edebildi. Başarısız olmadan doğru vuruş yapmasını sağlayan bir türev becerisi bile vardı. Şeytani canavarın iki çift kanadı olsa bile, saldırısından kaçamazdı.
Bu sefer kazanma konusunda kendine güveniyordu!
*******************
“Üzgünüm. Seni böyle bir önemsemeye bulaştırmayacağını düşünmemiştim.” Phyllis, önünde yürüyen Agatha'ya baktı ve "Ben sadece o zaman kararlaştırdım." Dedi.
Phyllis teklifi ilk duyduğunda, damaktan çok fazla şey düşünmedi, çünkü damak tadını kaybetti ve Kaos İçecekleri artık çekici değildi. Onu kabul ettiren şey basit bir meraktı - zaten boşta olmaktan daha iyiydi ve Cadı Birliği'nin savaş kabiliyetini gözlemleme fırsatını yakaladı. Bu avlanma oyununun aslında bir rekabet olacağını ve takım arkadaşının en genç kıdemli cadı olan Agatha olmasını beklemiyordu.
Agatha, "Önemli değil. Bu, laboratuarda buluşmaktan ve Sihirli Taş'ı araştırmaktan çok daha iyidir. Dışarı çıkıp biraz egzersiz yapmak iyidir." Dedi. "Boş zamanım olmasaydı, her şeyden önce Majestelerine söz vermezdim."
“Öyle mi? Öyleyse ... rakamları oluşturmak için birkaç şeytani canavarı yakalayalım mı?”
“Bunu nasıl yapabiliriz? Bu bir rekabet.”
"Ama sıradan insanların kralı, dostluğun ilk olduğunu ve rekabetin ikinci olduğunu söyledi mi? Diğerleri de kabul etti."
“Gerçekten hissettikleri şeyin bu olduğunu sanmıyorum. İfadelerinden ne düşündüklerini söyleyebilirsiniz. Ödül olarak Kaos İçecek olmasa bile, Lightning ve Andrea hala kaybetmek istemezlerdi.” Agatha durakladı ve “Eğer normal bir oyunsa, o zaman önemli değil. Ama şimdi Taquila'yı temsil eden bir ekibiz değil mi?” Dedi.
"Evet ..." Phyllis aniden Andrea'nın dövüş ruhu ile dolu olduğunu hissetti.
“Bu durumda, eğer bir rekabet olursa o zaman kazanmamız gerekir.” Agatha ayak seslerini duraklattı ve bazı kristaller elinde yoğunlaştı.
Leaf'in sesi neredeyse aynı anda duyulabilirdi. "Kurt kartal şeytani melezi arkanızdan 200 metre uzakta ve hızla yaklaşıyor!"
Phyllis iki basamak geri çekildi ve kar-beyaz ormana doğru baktı. İnce beyaz saçlı bir canavar karda bir uluma ile ortaya çıktı. Kanatları zeminde kayıyormuş gibi kayıyordu ve canavar neredeyse hiç ses çıkarmıyordu. Phyllis'in düşmanın arkadan yaklaştığını fark etmemesi şaşırtıcı değildi.
Agatha yakınındaki sıcaklık düştüğünde, kar aniden sert buz oldu. Düşman yaklaştığında, melezi atlatmaya zorlamak için elindeki keskin buz kristallerini attı ve sonra yumuşak buz üzerindeki dengesini kaybetmesine neden oldu.
Kıdemli Cadı yerde sabit kaldı. Canavarın yanına zahmetsizce kayar, ellerini kürküne koydu ve anında yarım buz heykeline çevirdi.
Phyllis, Agatha'nın akıcı ve mücadelesiz bir şekilde mücadele etmesine hayran olduğunu ve neden Taquila'nın bir parçası olduğunu görebildiğini belirtti. Agatha, Quest Topluluğunun bir üyesi olmasına ve hiçbir zaman gerçek bir savaş yaşamamasına rağmen, Agatha'nın savaş eğitiminde çok fazla zorlandığını gördü. Özellikle, hem temposu hem de kabiliyeti birleştirdiğinde, inisiyatif almak için avantajlı bir pozisyondaydı - buzda onunla savaşan herhangi bir düşman kesinlikle kontrolünün altına girecekti.
“Onu bulmayı nasıl başardın?” Phyllis merakla sordu.
“Ayağımda, düşmanı karla girer girmez tespit etmeme yardım edebilecek ince bir buz parçası topladım.”
“Anlıyorum ...” Vücudu buz kristalleriyle kaplı karışık türlere baktı, başı asılı olan hariç. “Şimdi onu şehir duvarına mı sürükleyeyim?”
“Sadece burada bırak. O kadar çabuk donmadığı için, birkaç tane daha yakalayana kadar bekleyebiliriz.” Agatha elini salladı ve "Bir sonraki şeytani canavarı en kısa sürede bulmalıyız" dedi.
Phyllis ciddi olduğunu fark etti. Bu genç Kıdemli Cadı yarışmayı kazanmak istedi.
Taquila'yı temsil ettiği için mi? Öyleyse gelecekteki müzakerelerde sadakati Neverwinter veya Taquila kurtulanlarına mı uzanacak?
Bu soru Phyllis'i tedirgin hissediyordu.
"Leydi Agatha ..." demeye direnmeden önce sadece birkaç adım attı.
“Bana öyle konuşma. Sadece Agatha deyin,” dedi başını çevirdi. “Taquila cadılarının artık yetenek açısından sıralanmadığını, herkesin eşit olduğunu söylemedin mi?”
“Evet ... Leydi Eleanor kendini feda ettiğinden ve daha az sayıda arkadaşının hayatta kalmasından bu yana kademeli bir fikir birliği vardı ... Ne Birlik'teki yüksek atalar ne de en yaygın Orijinal Cadılar rütbeyle ayrılmamalıdır.” 'Her cadı eşit derecede önemli' diye önerdi.
"Ben de istisna değilim." Agatha başını salladı ve "Cadı Birliği'ndeki insanlar birbirlerine kız kardeş diyor, bazen de onların yeni dönemin varisleri olacağını düşünüyorum." Dedi.
"Anlıyorum" Phyllis tereddüt etti ve "Size bir soru sorabilir miyim ... Taquila Cadıları ve Neverwinter hakkında tam olarak ne düşünüyorsunuz?"
“Sanırım hangi tarafa sadık olduğumu öğrenmek istersin?” Agatha, izinde dururken dedi.
Phyllis Agatha'ya bakmaktan kaçınmadı ve bu onlar için çok önemliydi.
Agatha, "Kendi inancıma sadık kaldım."
"İnanç?"
“Doğru, öyleyse umarım Western Graycastle Bölgesi'ne gidebilir ve Roland Wimbledon liderliğindeki şeytanlara karşı mücadelede Neverwinter ile el ele geçirebilirsiniz.”